06 Ağustos 2012 Pazartesi - 18:04
                                
Kolon Kanserine Karşı Harekete
  Geçin! etkinliğine katılarak 236
  metre yüksekliğe sahip Sapphire
  binasında 56 kat ve 1344 adet
  basamak çıkarak bir ilke imza atan
  alanın en önde gelen isimlerinden
  Prof. Dr. Adil Baykan ile uzmanlık alanı
  Kolon ve Rektum Cerrahisi üzerine
  konuştuk.
  
Çevremizde birçok kişinin derdi olan
  Hemoroid hastalığının ülkemizdeki
  durumunu özetler misiniz? Türkiye’ye
  dair gözlemleriniz nelerdir?
 Hemoroid hastalığı hakkında ülkemizde
  yapılmış bir istatistik maalesef yok.
  Aslında önce hemoroid bir hastalık
  mıdır değil midir sorusunun cevabını
  vermek gerekir. Hemoroidi basitçe bir
  şişe modeli üzerinden anlatabiliriz. Şişeyi
  ters çevirdiğinizi ve şişenin ağzını
  anüs olarak düşünelim. Ama şişenin
  bir boynu vardır, yukarıya doğru 3-5
  cm arasıdır. Sonrasında şişe genişler.
  Bu boyun kısmına anal kanal denir.
  Vücudumuzda da durum böyledir. Bir
  anüsten girdikten sonra büzücü kaslarımızın
  sıktığı dar bir kanal şeklindedir.
  Kadınlarda 2-3 cm, erkeklerde 3-4 cm
  yüksekliğindedir. Sonrasında genişler,
  kalın bağırsağın son kısmı denilen
  rektuma doğru ilerler. Bu anal kanal
  içerisinde özellikle anüse yakın alt
  kısmında bir takım damarsal yapılar
  vardır. Bunlar hemoroid damarlarıdır.
  Bunlar normal şartlar altında herkeste
  vardır. Bu damarlar ne zaman ki şişer,
  deforme olur, kabarır ya da dışarıya
  sarkmalar yapar; o zaman hemoroid
  hastalığından bahsetmek mümkün
  olur. Bu yüzden toplumsal bir veri yahastalığın nüksetme oranının klasik
  ameliyata göre daha yüksek olduğunu
  gördük.
  Klasik ameliyatta ise memeler tamamen
  en tepe noktasından yani damarların
  geldiğinden hem de uzantısı olan
  şişmiş meme kesilerek alınır. Alınan yerdeki
  açıklık dikilerek kapatılır veya kendi
  haline kapanması için açık bırakılır. Bu
  tip bir ameliyat kesin bir çözümdür.
  Aynı hemoroid damarından hastalığın
  nüksetmesi mümkün değildir.
  Kabızlık ve hemoroidi nasıl ilişkilendirirsiniz?
  Kabızlıkta aşırı ıkınmalar gerçekleşir.
  Gaitanın çok kuru olması anal kanaldan
  geçmesi hemoroidi tetikler. Uzun süreli
  kabızlık gerçekten önlem alınması gereken
  bir durumdur.
  Hocam, Hastalara hemoroid hastalığına
  önlem olarak neler tavsiye edersiniz?
  Bende hemoroid var deyip geçilmemesi
  lazım, hemoroid olabilir ancak burada
  dikkat edilmesi gereken en önemli nokta
  rektumda ya da biraz yukarısı olan
  kalın bağırsakta da bir tümör olasılığını
  unutmamak gerekir. Bu da kanama
  yapabilir. Yani kanamalar ısrar ediyor ise
  kişinin bunu önemsemesi gerekir. Muayeneye
  mutlaka gitmelidir. Hemoroid
  hastalığı ile gelen özellikle 30 yaş üstü
  hastalarda biz kolonoskopik tetkik yapıyoruz.
  Hastada tümör olasılığını göz
  ardı etmemek gerekir. Hiçbir şikâyeti olmayan
  50 yaş üstü kişiler düzenli olarak
  kolonoskopik tetkik yaptırmalıdır. Çünkü
  günümüzde kalın bağırsak kanseri en
  üst sıralarda görülen kanser türüdür. Bu
  kanser türünü kolaylıkla kolonoskopi ile
  erken teşhis edebiliriz.
  Son olarak, Başkanlığını yürüttüğünüz
  Kolon ve Rektum Cerrahisi
  Derneği’nden bahseder misiniz?
  Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği
  1990 yılında kuruldu. Derneğimiz
  Türkiye’de kolon ve rektum cerrahisi
  ile uğraşan cerrah arkadaşlarımızı
  bir araya getirmiştir. Bu kişilerin bilgi
  ve deneyim düzeyini arttırmak için
  dolayısıyla hastalarımıza çok daha
  modern ve bilimsel tedavi yöntemlerini
  sağlayabilmektir. Asıl hedef kitle genel
  cerrahi uzmanlarıdır. Bunun içinde
  özellikle son 4 senedir yaklaşık kolon
  ve rektum cerrahisiyle ilgili 18 değişik
  konuda kurs, 7-8 tane sempozyum ve
  2 senedir bir yaptığımız kongremizle bu
  bilgi akışını aktarmaya çalışmaktadır.
  Derneğimizin son 2 kongresinde katılım
  sayısı 1.500’ü bulmuştur ki bu bir branş
  derneği olarak en üst düzeydir. Bu katılım
  bizi sevindirmektedir. Çünkü kolon
  ve rektum hastalıkları toplumda çok sık
  görülen hastalıklardır.
  Ayrıca her üç ayda bir çıkan dergimiz
  var, aynı zamanda dernek tarafından
  çok değerli kitapların basımı yapılmıştır.
  Kolon ve rektum kanserlerini içeren kitabımızla
  iftihar ediyoruz. Kitabın tamamen
  içeriği yazarların kendi vakalarını
  paylaştığı fotoğrafların ve çizimlerin
  orijinal olduğu Türk cerrahisinde tektir.